Friday, November 9, 2012

propolis nedir,faydalari nelerdir?

Propolis Nedir?


Propolis, bitkilerin filiz ve tomurcuklarında ve ağaçlarda oluşur. Sıcakta yumuşar, soğukta katılaşır, erime noktası balmumunun altındadır. Sarı, gri, kahverengi ve kırmızı renkte olabilir. Sıcak havalarda eriyerek yapışkan bir hal alır. Arılar propolisi gerektiğinde toplar ve çok çeşitli sebeplerde kullanmak için kovana taşırlar. Propolisi taşımak için polen sepetlerini kullanırlar. Yapışkan bir madde olması nedeniyle toplanması ve boşaltılması oldukça zordur. Propolis toplayan arı yükünü evci arıya yaklaşık 30 dakikada aktarabilir. Arı propolisi depo etmez, ihtiyaç duyuldukça toplanır.

Bilimsel araştırmalar ve teknoloji arıların dünyasında birçok farklı yerde kullanılan bu maddenin insanlar için de çok önemli olduğunu ortaya çıkarmış ve dünya çapında propolisin adının “Doğadaki En Güçlü Antibiyotik” olarak yaygınlaşmasını sağlamıştır. Şimdi bu araştırmalardan ortaya çıkan sonuçlara bir göz atalım.
İşçi arıların bir işi olan kovan temizliği çok önemlidir çünkü temizlik kovan sağlığı açısından çok önemlidir. Bu yaştaki arılar, hücrelerden yeni çıkan arıların geride bıraktıkları parçaları, işi biten petek kapakçıklarını, kovan içinde ölmüş olan arıların cesetlerini ve buna benzer pek çok yabancı maddeyi kovanın çıkışına sürükler ve metrelerce uçarak kovandan uzağa atarlar.
Ancak eğer kovan içinde bulunan şey taşıyamayacakları kadar büyükse bunu "propolis" adı verilen bir madde ile kaplarlar. Arılar propolisi bazı ağaçların yapışkan tomurcuklarından alt çeneleri yardımıyla kemirdikleri reçineye ağız salgılarını ekleyerek üretir. Daha sonra arka ayaklarındaki özel keselere yerleştirerek kovana taşırlar. Arı reçinası da denen propolisin özelliği içinde bakteri barınamamasıdır.

Arılar propolisin antibakteriyel özelliğinden çok isabetli bir şekilde yararlanırlar. Kovan içinde öldürdükleri ve dışarı taşıyamayacakları kadar büyük olan böcekleri propolisle kaplayarak bir nevi mumyalama işlemi yaparlar.

Son cümle dikkatle üzerinde düşünülerek okunduğunda şaşırtıcı ayrıntılar taşıdığı görülecektir. Bu ayrıntıların tam anlaşılması için arıların propolosi kullanma şeklini ve yaptıkları işlemleri sırasıyla düşünelim.

Öncelikle arılar bir canlı öldüğünde bedeninde bozulmaların olacağını ve ortaya çıkan maddelerin kovandaki canlılara zarar verebileceğini bilmektedirler. Ayrıca bu bozulmayı engellemek için ölen canlının özel bir kimyasal işleme tabi tutulması gerektiğinin de farkındadırlar. Mumyalama işlemi için de bakteri barındırmama özelliğine sahip bir madde olan propolisi kullanmaktadırlar.

Propolisin Çok Yönlü Kullanımı

Arı reçinesinin (propolisin) diğer bir kullanım yeri ise kovan inşaatıdır. Arılar kovandaki çatlak ve delikleri bu maddeyle sıvarlar. Ayrıca sıcaklığın çok yüksek olduğu bazı volkanik arazilerde (İtalya'nın güneyindeki Salerno arazileri gibi) peteklerin erimemesi için, petek hammaddesi olan balmumuna reçine ekleyerek balmumunun dayanıklılığını artırdıkları da gözlenmiştir.

Kovan içinde değişik alanlarda kullanılan propolisin toplanması ve taşınması gibi konularda arılar arasında tam anlamıyla bir işbölümü vardır. Propolis taşıyan arının kovana dönüşü polen taşıyan bir arınınkinden farklıdır. Polen taşıyıcısı yükünü koymak için boş bir hücre arar. Propolis taşıyıcısı ise hemen bu maddeye ihtiyaç duyulan inşaat alanına gider ve topladığı maddeyi diğer arılara gösterir. İşçiler propolise ihtiyaç duyduklarında, taşıyıcının yanına giderler ve gereken miktarda maddeyi torbanın içinden alırlar. Hemen balmumu ile karıştırarak yapışkan bir tutkal haline getirirler ve inşaat işlemlerinde kullanırlar. Burada dikkat çekici olan nokta propolis taşıyıcısı arının inşaat işine karışmaması ve bu işle uğraşan arkadaşlarının yükünü almalarını beklemesidir.Arı kolonilerindeki her üyenin belli bir işi vardır. Herkes kendi göreviyle ilgilenir, sadece bir iş aksadığında diğer arılar aksayan işlere destek olur. Bu nedenle arı reçineyi hem toplayıp hem yamamakla veya mumyalamakla, hem de mumyaladığını dışarı taşımakla uğraşmaz. Kovandaki işçi arıların tümü bu işlerin her birini yapabilecek yeteneklere sahip olsalar da, sadece kendi işlerini en iyi şekilde yapıp, diğer işleri o konuda görevlendirilmiş arkadaşlarına bırakırlar.

Bilimsel araştırmalar ve teknoloji arıların dünyasında birçok farklı yerde kullanılan bu maddenin insanlar için de çok önemli olduğunu ortaya çıkarmış ve dünya çapında propolisin adının “Doğadaki En Güçlü Antibiyotik” olarak yaygınlaşmasını sağlamıştır. 

Propolisin Faydaları



Propolisin güçlü antimikrobiyal aktivitesinden dolayı, propolis doğal antibiyotik olarak bilinir. Yapılan birçok sayıda araştırma da propolisn yüksek antimikrobiyal olduğunu göstermiştir. Propolisin MRSA da dahil olmak üzere 21 tür bakteri üzerinde, 9 tür mantar üzerinde, Giardia’nın da dahil olduğu 3 protozoa türü üzerinde ve Herpes ve Influenza’nın da dahil olduğu geniş yelpazeli virüsler üzerinde inhibitör etkisi bulunmuştur.

Bunların dışında ayrıca propolisin geniş ölçüde tedavi edici özellikleri vardır. Bu özellikler arasında antikanser etki, antioksidan etkis, yara kapama ve doku tamir etkileri, sindirim sistemi etkileri, deri enfeksiyonları etkisi, anti,-inflamatory etki, anastezik etki, bağışıklık sistemi etkileri, kalp-damar sistemi etkileri ve diş sağlığı etkisidir.
Propolis içerisindeki flavanoid seviyesinin yüksek olmasından dolayı, bu ürün insanlarda oksijen radikallerine karşı yakalayıcı olarak görev görür. Ayrıca ilginç olarak vitamin C’nin okside olarak zarar görmesini engeller.

Klinik çalışmalar propolisn bronşit ve benzeri rahatsızlıkların, influenza ve herpes, deri mantarları, diş ve diş eti rahatsızlıklarında, ülser, yanık ve abselerde, kulak enfeksiyonlarında, giardi ve kolitde, vajinal ve servikal rahatsızlıklarda etkili olduğunu göstermiştir.

Propolis ve propolisli ürünlerin kontaminasyon ve kısa raf ömürlülüğü gibi problemleri olmamaktadır. Bu durum propolisin antioksidan ve antimikrobiyal özelliklerinden dolayıdır. Ayrıca ham propolis kurşun kontaminasyonu için rutin olarak test edilmelidir.

İnsanlar Üzerindeki Klinik Etkiler


Klinik deneylerde, propolisin tedavi edici etkisinin genellikle mikrobiyal kontaminasyonlardan kaynaklanan hastalıklarda verimli olduğu belirlenmiştir.

Solunum Enfeksiyonları

Bronşit şikayeti olan 260 çelik işçisine 24 gün boyunca, bağışıklık sisteminin lokal ve sistematik düzenlenmesi gibi çeşitli metotlar ve propolis etanol ekstraktının fizyolojik tuz çözeltisi lokal olarak uygulanmıştır. En iyi sonuçlar, propolis tabletleriyle birlikte alınan etanol ekstraktı ile elde edilmiştir.
Propolis ayrıca, faranjit, kronik bronşit, rhinopharyngolaryngitis, pharyngolaryngitis, nezle ve burun iltihabı gibi diğer otorhinolaryngologic rahatsızlıklarda da pozitif etki göstermiştir.

Viral Enfeksiyonlar

Klinik deneyler, insanlarda grip rahatsızlığına karşı koruyucu etki gösterdiğini ortaya koymuştur. Soğuk algınlığında, propolis kullanan hastalar 3 günde tamamen iyileşirken, propolis kullanmayan hastalarda bu sürenin 5 güne çıktığı görülmüştür.

Deri hastalıkları geçiren hastalardaki klinik deneylerde, propolis kreminin uçuk tip 1 ve uçuk Zona Zoster virüslerine karşı belirgin tedavi edici özellikte olduğu gözlenmiştir. Propolis kremi yara ve acının süresini azaltmış, ayrıca, yara nöbetleri arasındaki süreyi de azaltmıştır.

Deri Enfeksiyonları

Propolisin eter veya alkol ekstraktının (% 1–10) klinik uygulamalarında 10 yüzeysel mantara ve 9 derinde yetişen mantara karşı etkili sonuçlar elde edilmiştir. 160 sedef hastasına 3 ay boyunca, günde 3 kez 0,3 g propolis verilmiş ve üçte birinin iyileştiği ya da tamamen kaybolduğu bulunmuştur.

110 mantar hastasına % 50’lik propolis merhem olarak uygulanmış ve hastaların 97’sinde mükemmel sonuçlar ortaya çıktığı gözlenmiştir.

Diş Uygulamaları

Propolisin plak oluşumu ve dişeti iltihabı üzerindeki etkilerini incelemek üzere 60 öğrenci gruplara ayrılmıştır. Sonuçlar, propolisin oral hijyeni sağlamada yardımsı uygulama olarak faydalı olduğunu göstermiştir.

Klinik çalışmalar, propolis ağız yıkama çözeltisinin (1:5 su ile seyreltilmiş) diş eti kanaması ve periodontal rahatsızlıklarda önemli gelişme sağladığını göstermiştir. Hastalar, plak oluşumu ve dişeti ağrısı açısından değerlendirilmiştir.

Bir klinik çalışmada, propolis ve çinko oksitle hazırlanan dolgu, 150 hastanın diş oyuklarına indirekt olarak, 50 hastaya ise direkt olarak kaplanmıştır. Sonuçlar, propolisle hazırlanan dolgunun çinko eugenat ile aynı etkiyi gösterdiği ve kalsiyum hidroksit bazlı dolgulardan daha iyi iyileştirici etki gösterdiği ortaya konmuştur.
Propolisin, diş eti kanaması ve oral mukoza üzerindeki etkilerini incelemek üzere yapılan klinik çalışmada ise, yara izi kalması açısından daha olumlu sonuçlar elde edilmiştir. Bir diğer çalışmada ise diş eti iltihaplanmasında da benzer sonuçlar elde edilmiştir. Propolisin kemik yenilenmesi ve anestezik etkilerinden dolayı kanal tedavisinde kullanılması tavsiye edilmiştir.

Yara Tedavisi ve Doku Yenilenmesi


23–98 yaş arası tipik açık yarası bulunan 64 hastaya propolis içeren merhemler uygulandı. Yaralı bölgeye hergün propolis içeren merhem uygulandı, ayrıca yara çevresine antibiyotik merhemler sürüldü. Bu uygulama 4–12 hafta sonunda sonlandırıldı. Tedavi sonucunda 19 hastada hiçbir klinik gelişme gözlenmedi, diğer hastalarda ise önemli gelişmeler gözlendi.
Propolis, yaraları enfekte olmuş hastalara uygulandığında, iyileşme sürelerinin arttığı ve aynı zamanda enfeksiyonun azaldığı gözlenmiştir. was used in a trial of hospital patients with infected wounds. Yara bölgesindeki bakterilerin yarısının 4 günde ortadan kaldırılmıştır.

Propolisin yaralar ve yanıklar üzerindeki etkileriyle ilgili çalışmalar sonucunda, kontrol denekleriyle karşılaştırıldığında, iyileşme hızının % 80 attığı gözlenmiştir.
Yanık, temiz yara ve enfekte olmuş yarası olan 229 hastaya % 2 ve % 8 propolis içeren krem uygulanmıştır. Hastaların % 18 inde yüksek konsantrasyon 9. günde etki gösterirken, düşük konsantrasyonda propolis içeren krem % 1.8 inde 16. günde etki göstermiştir. Yara ve yanıklara uygulanan düşük konsantrasyonlu krem ortalama 11 günde, iltihaplı yaralara 11 günde, enfekte olmuş yaraların % 67 sine ise ortalama 38 günde iyileştirici etki göstermiştir.

Kulak Enfeksiyonları


İç kulak iltihabı, dış kulak iltihabı ve benzer kulak rahatsızlığı olan 126 hasta üzerinde % 5- 10 propolis çözeltileri denenmiştir. Bütün rahatsızlıklar için propolisin iyileştirici etkisi olduğu belirtilmiştir (Matel ve ark. 1973). Propolis ayrıca kulaktaki akut rahatsızlıklara karşı da pzitif etki göstermiştir.

Sindirim Sistemi Rahatsızlıkları

Bağırsak paraziti şikayeti olan 138 hastaya % 10-20’lik propolis ekstraktı uygulanmıştır. Çocuklarda düşük dozun tedavi edici etkisi olduğu gözlenmiştir. Yetişkinlerde ise % 20 lik propolis ekstraktının, tinidazol ve anti protozoa ilaçlarıyla aynı dozda etki gösterdiği bulunmuştur. Propolis, Danimarka’da ülser ve Crohn hastaları üzerinde denenmiştir. Propolis ekstraktının ülser üzerinde etkili olduğu fakat Crohn hastalığına etkisi olmadığı bulunmuştur.

Bağışıklık Sistemi Bozuklukları


Bağışıklık sistemi bozukluğu olan iki hastaya propolis, esberitox N ve kalsiyum- Magnezyum kombinasyonu uygulanmış ve bağışıklık sisteminde ve klinik durumlarında olumlu gelişmeler elde edilmiştir.

İltihaplanmalar

Aseptik necrosis hastası olan 22 hastaya düzenli olarak propolis enjekte edilmiş, 32 hastaya ise aynı şartlarda normal tedavi uygulanmıştır. Propolis tedavisi uygulanan hastalarda diğerlerine göre belirgin gelişmeler gözlenmiştir. Vajina ve uterus iltihaplanması şikayeti olan 90 hastaya % 3’lük propolis etanol ekstraktı uygulanmış ve % 50’den fazlasında olumlu gelişmeler sağlanmıştır.

Hastalıklara Karşı Etkiler


Doğal penisilin olarak adlandırılan propolisin antibakteriyel, antiviral, antiseptik, antifungal antibiytik özellikleri bulunmaktadır. Bu koruyucu ve tedavi edici özellikleri tüm dünyada yapılan çalışmalarla açıklanmıştır.

Tüberküloz

Eski Sovyetler Birliği’nden V.H. Karinova ve E.l. Rodionova farklı türlerde ve aşamalardaki 135 tüberküloz hastasıyla çalışmışlardır. Hastaların yaş aralığı 6 ile 50 arasındaydı. Hastalara, alınan tepkiye göre, günde 3 kez 4 ile 10 ay arasında propolis uygulanmıştır. Çalışma sonucunda 12 hasta haricinde bütün hastaların iyileştiği gözlenmiştir. Bu 12 hastanın ise böbrek tüberkülozu olduğu tespit edilmiştir.

Ülser

Romanya’da Dr. A. Vasilca ve Dr. Eugenia Milcu propolisin ülser üzerindeki tedavi edici özellikleri üzerinde çalışmışlardır. 34 kronik ülser hastasına 4 hafta boyunca propolis ekstraktı verilmiştir. 28 hasta tamamen iyileşirken 6 hastada önemli gelişmeler kaydedilmiştir. Bazı hastalara doku biyopsisi uygulanmış ve propolisin yenileyici etkisi gözlenmiştir.

Mitoz

N. Popovic ve N. Oita adındaki Romanyalı medikal araştırmacılar, propolisin hücre bölünmesi üzerindeki etkileri ile ilgili bir bildiri yayınlamışlardır. Araştırmacılar, dokunun hiçbir zaman tamamen kanserli hale gelmediğini, her zaman sağlıklı hücrelerin bulunduğunu ve normal hücrelerin aktivitelerinin kanserli hücreler tarafından etkilendiğini belirtmişlerdir. Propolisin, kanserli hücreleri durdurarak, normal hücrelerin aktivitesini arttırdığını ve dokunun normal hale gelmesini sağladığını ortaya koymuşlardır.

Kolit

Bulgaristan’dan Dr. S. Nikolov ve arkadaşları, propolisin akut ve kronik kolit üzerindeki etkisini incelemişlerdir. Çalışmaya, yaşları 20 ile 65 arasında değişen 45 hasta katılmıştır. Hastalara günde üç defa yemeklerden önce propolis ekstraktı verilmiştir. Sonuçta toplam 43 hastada olumlu sonuç elde edilmiştir. Bunlardan 26’sında çok iyi, 12’sinde iyi kalanları ise memnuniyet verici şekilde iyileşme gözlenmiştir. Sadece iki hastada herhangi bir gelişme gözlenmemiştir. Çoğu hastada yedinci günde iyileşme başlamış ve ondokuzuncu ya da yirminci günde tamamen iyileşme görülmüştür.

Bağışıklık Sistemi


Propolisin en çok araştırılan ve yaygın olarak kabul edilen özelliği bağışıklığı arttırıcı özelliğidir. Propolis, doğal, salgı bezlerini aktive eden geniş spektrumlu antibiyotiktir. Propolis sadece enfeksiyonları engelemenin yanında, onları vücuttan temizler.

Çok sayıda deneyle ortaya konduğu gibi, propolis, bakterileri, virüsleri, mantarları ve hatta penisiline dayanıklı staphlococcus’u ortadan kaldırır.
Propolis virüslere karşı çok güçlüdür. Bu etki propoliste bulunan bioflavanoidlerin koruyucu etkisi sayesinde gerçekleşmektedir. Virüsler, proteinlerin dış kısmına yerleşirler. Eğer engellenmezse, bu tehlikeli ve enfekte edici madde taşıyıcı organizmada serbest kalır. Maalesef, böyle bir durumda, enzimler sayesinde protein dış kısmını parçalarlar ve böylece zararlı madde istem içerisine yayılır. Sistemde propolisin bulunması durumunda ise bu durum gerçekleşmez. Bioflavanoidler, proteinin dış kısmını parçalayan enzimleri inhibe eder ve viral maddeyi içeriye hapseder. Aynı flavanoidler, virüsün etrafını kaplayarak aktivitesini engellerler. Bioflavanoidlerin varlığında, taşıyıcı, virüslere karşı bağışıklık kazanmış olur.

Diğer bir yol ise propolisin fagosite aktivitesini güçlendirerek bağışıklık sistemine yardımcı olur. Fagositler, mikroorganizmaların etrafını sarar, içine alır ve sindirerek ortadan kaldırırlar. Propolis sayesinde gerçekleşen bu etki, birçok Sovyet ve Avrupalı bilim adamı tarafından gözlenmiş ve yayınlanmıştır.


Propolisin Gücü




Propolisin gücü, aynen üreticisi bal arıları gibi çok geniş kapsamlı ve sayısızdır. Yüksek kolesterolü olan kişlerde propolisin faydaları görülmüştür. Çin’de Lian Yun Gang’ın Worker’s hastanesinde Dr. Fang Zhu, hipertansiyon, damar tıkanıklığı koroner kalp rahatsızlığı olan 45 hasta seçmiş ve bu hastalara 30 gün boyunca günde 3 defa 300 mg propolis vermiştir. Bu süre sonunda hastaların kolesterol düzeylerinde belirgin düşüşler gözlenmiştir.

Propolisin diğer bir faydası ise, enzimleri bloke eden prostaglandinleri ortadan kaldırmasıdır. Prostaglandinler tarafından ortaya çıkan ağrı ve ateş propolis tarafından ortadan kaldırılmıştır. Propolis aspirinle aynı enzimleri bloke etmektedir fakat aspirinin yan etkilerini göstermemektedir.

Propolisin enzim bloke edici ve prostaglandin inhibe edici etkisi, ağız ve boğaz için de faydalıdır. Mesela, diş eti kanaması ve doku zedelenmesi ağız sağlığı için en büyük problemlerden birisidir. İltihaplanma ve kanama, diş yapısında zayıflamaya ve diş kaybına neden olur. Fakat propolis, bazı spesifik enzimleri bloke ederek, prostaglandin oluşumunu engeller, iltihaplanma ve diş eti kanamasını önler. Propolis aynı zamanda, diş etindeki damarların yüzeylerini güçlendirir.

Propolisin faydalarından bir diğeri ise, protein metabolizmasını düzenlemesidir. Saraybosna Radyoloji Enstitüsü’nden bazı fizikçiler radyasyon alan hastalardaki bazı proteinler üzerinde çalışmışlardır. Bu hastalar, düzensiz protein metabolizması ya da X ışınları nedeniyle karaciğer rahatsızlığı bulunan hastalardır. Bu hastalara iki ay boyunca propolis verilmiştir. Diğer grup hastalara ise placebo ilacı verilmiştir. İki ay sonunda, propolis verilen hastaların çoğunda iyileşme, dğerlerinde ise önemli gelişmeler gözlenmiştir. Placebo ilacı verilen hastalarda ise hiçbir gelişme gözlenmemiştir.




propolis


Propolis

raw propolisBees have used propolis for millions of years, and humans have used it for thousands. Propolis is a vegetable mastic made by honeybees from resins collected from the bark and sticky buds of a variety of trees and balsamic plants. Gathered by the oldest bees, the resins are brought back to the hive and mixed with some wax and salivary secretions before using to sterilize the hive against infection. Also called “bee glue”, propolis is used by the bees to varnish the hive interior, seal cracks and cement things together. Propolis reinforces the hive and protects the hive. After the summer honey harvest, a specialized screen is placed on the hive. The bees do not like draughts and quickly fill the holes with propolis. The screens are then removed to harvest the propolis.
Containing approximately 55% resinous compounds and balms, 30% beeswax, 10% aromatic essential oils, and 5% bee pollen, propolis is the substance responsible for neutralizing any bacteria, fungi or virus that enters the hive. It is one of the most powerful antibiotics found in nature. It is rich in amino acids and trace elements, has a high vitamin content, including at least 38 valuable bioflavanoids. Because of the high levels of bioflavanoids in propolis, the product has a high antioxidant value. A large number of studies have shown propolis to be highly antimicrobial. It is found to have an inhibitory affect on at least 21 species of bacteria, 9 species of fungi, 3 species of protozoa (including Giardia), and a wide range of viruses.
It is believed that Hippocrates, the father of medicine, prescribed the use of propolis to help heal sores and ulcers, internally and externally. Unlike penicillin and other drugs, propolis is always effective. Bacteria cannot build a tolerance to it. The writings of Aristotle and Pline describe the healing properties of propolis for suppurating wounds, abscesses, and boils. During the Boer War (1899-1902), it was used along with honey to treat the soldiers wounds. Propolis is known to have a stimulating effect on tissue growth, anti-inflammatory properties and a positive influence on the immune system.
Available as a tincture, propolis is used for disinfecting and protecting cuts and abrasions. In capsule form, propolis can be taken as a daily supplement aiding against bacterial infections. Found in chewing gum form, propolis is used for its healing effects for sore throats and swollen gums. Often called “nature’s penicillin”, bee propolis has effective antibacterial, antiviral, antiseptic, antifungal, and antibiotic properties.
REFERENCES:
Elkins, Rita, “Healing From The Hive-Bee Pollen, Royal Jelly, Propolis, and Honey”, (available from JBC)
Yagudin, Alexei and LaRocco, Mike, “Propolis-Research Review”, Vespa 2001

‘BEN ATATÜRK’DE HER TÜRK’Ü, HER TÜRK’DE ATATÜRK’Ü GÖRDÜM.’

‘BEN ATATÜRK’DE HER TÜRK’Ü, HER TÜRK’DE ATATÜRK’Ü GÖRDÜM.’

11 Kasım 2011, 17:22:39:

‘BEN ATATÜRK’DE HER TÜRK’Ü, HER TÜRK’DE ATATÜRK’Ü GÖRDÜM.’
 
Mustafa Kemal Atatürk dedi ki:
 
‘Biliyorsunız ki samimiyetin lisanı yoktur. O gözlerden ve alınlardan anlaşılabilir. İşte size anlımı ve gözlerimi tevcih ediyorum. Bakınız, görünüz. Oradan anlayacaksınız ki, kalbim çok şiddetli bir muhabbetle çarpmaktadır.’
O sevgi doluydu.
 
‘Kunduracılar sergisinde gördüğüm her türü ayakkabılar sanatkarlarımızın çok ilerlemiş olduklarını ispat eden eserlerdir.Vatandaşlara yerli ayakkabılara rağbet etmelerini tavsiye ederim.Yerli ayakkabılarını hariçten gelmiş gibi göstererek fazla satış yapmak hevesine düşenler bulunduğunu söyleyenler oldu. Eğer bu doğru ise teessüfe şayandır.’
Dürüsttü.
 
‘Milletin başkanı olan kişinin halka doğruyu söylemesi ve halkı aldatmaması, halkı genel durumdan haberdar etmesi son derece önemlidir.’
Sözlerinde samimiydi.
 
‘Ünlü uzman hekim Dr. Fisenje sigarayı azaltması gerektiğini söyledikten sonra sordu:
Kaç paket içiyorsunuz Ekselans?
Altı paket.
Çok fazla hiç olmazsa bir iki pakete indirin.
Doktor, zaten bir iki paket içiyorum. Bundan böyle bu miktarı müsadenizle içmiş olacağım.’
Espriliydi.
 
 
‘Kültür, okumak, anlamak, görebilmek, görebildiğinden mana çıkarmak, düşünmek, zekayı terbiye etmektir.’
Zekiydi.
 
‘İlim ve fen nerede ise, oradan alacağız ve milletin her ferdinin kafasına koyacağız.’
Bilgiyi kendine rehber olarak seçti.
 
‘Büyük Taarruz zaferle bittikten sonraydı. Teslim olan düşman başkomutanı’nı ona götürdüler. Bitik görünen esir generali teselli etti:
Harp talihidir, dedi, müteessir olmayın.Buyrun, oturun dinlenin. Ne emredersiniz?
Mağlup general aç olduğunu söyledi.
Yemek yiyeceğiz efendim, ondan evvel bir kahve mi, yoksa bir içki mi istersiniz?
Alçak gönüllüydü. Biraz çok teşekkür edilse sıkılır sözü değiştirirdi.
 
 
‘Uzman olmadığım için bu konu üzerinde çok fazla şey söylemeyeceğim.’
Herşeye rağmen kendini bildi.
 
‘Cephede ateş altında dolaşıyordu. Etrafında yüzlerce insan ölüyor, o şarapnel yağmuru altında, üstü başı toz içinde dimdik ayakta duruyordu. Vurulması an meselesiydi. Yanındakiler sipere girmesi için yalvarmaya başlamıştı. Hayır diye ititaz ediyordu. Sipere gizlenecek olursam arkadaşlarıma kötü misal olurum. Sigarasını yakmış, hiçbir şey yokmuşçasına gayet sakin konuşuyordu.’
Cesurdu.
 
‘Şurası benim yatak odamdır. Sabahleyin kalkınca yeşillik görmek isterim. Bunun için buraya çamlar diktiriniz.’
Çevreciydi.
 
‘Bu tiyatroyu (Aspendos) restore ediniz ama kapısına kilit vurmayınız. Burada temsiller veriniz, güreşler düzenleyiniz.’
Kültür ve sanat aşığıydı.
 
‘Vatani, milli meselelerde yürürken, fikir ve fiili noksanlarımızı görüp dostça ihtar edenlerden memnun ve müteşekkür kalırız.’ 
Eleştiri ve görüşlere açıktı.
 
‘Verdiğiniz emrin yapılmasından emin olmak istiyorsanız, ta en son gerçekleşme ucuna kadar kendiniz onun başında bulunmalısınız.’
Hastalığının son döneminde Ankara’ya gitmek için ısrar ediyordu. Bütün doktorların karşı çıkmasına rağmen.
Bir an önce beni Ankara’ya gönderin, yapacak önemli işler var. Diyordu.
Çalışkandı. Sonuna kadar takipçiydi.
 
 
‘Daha düşünmeliyim; her şeyi düşünmeden hareket edersem hata ederim.’
Karar adamıydı.
 
‘O gece tasarladıklarımızı Hak’kın inayeti ile tam olarak düşündüğümüz gibi noktası noktasına tatbik etmek kolaylıkla mümkün oldu.’
İnançlıydı, Rabb’inden yardım aldığının farkındaydı.
 
 
‘Doktor Asım anlatıyor; Atatürk’ü istasyonda gördüm. Burnu kanamıştı. Hastalığının basit olmadığını bildiğim için ertesi gün ona iki yabancı uzman tavsiye edip Türkiye’ye davet etmeyi önerdim. Kaşlarını hafifçe çattı.Biraz düşündü. Ortalıkta Hatay meselesi var.Hastalığım dışarda duyulursa iyi olmaz. Sen Neşat Ömer ile konuş.Burada zaten tıp kongresi yapılıyor.Gelip bir muayene etsinler. Bakalım onlar ne dıyecek? Sonra düşünürüz.’dedi.
Fedakardı.
 
‘Biz elimizdeki gücü iyi kullanmazsak, dış kuvvetlerin de bize değer vermiyeceklerini bir  hatırlatma olarak bilginize sunarız.’
Gerçekçiydi.
 
Enver Paşa bir gün Mustafa Kemal’e sordu:
Ne istiyorsunuz Kemal?
Cevap acık ve netti,
Büyük kuvvetlere kumanda etmek istiyorum.’
Hayalleri büyüktü.
 
‘Bir millette, özellikle bir milletin işbaşında bulunan yöneticilerinde, şahsi istek ve çıkar duygusu, vatanın yüce görevlerinin gerektirdiği duygulardan daha üstün olursa, memleketin yıkılıp kaybolması kaçınılmaz bir sondur.’
Güvenilirdi.
 
‘Ben hayatımın hiçbir anında karamsarlık nedir, tanımadım.’
Her şartta iyimser kalmayı başardı.
 
‘ Kılıç Ali antatıyor:
En büyük zaferlerde bile imzalı emirlerine rastlanmadı. Yaz gönder! Der,geçip giderdi. Birgün arkadaşlarından biri sordu; Emirlerinizi imzalamıyorsunuz, bazıları zaferleri kendilerine mal edebilirler. Atatürk gülerek cevap verdi;
Olsun. İcap ederse ben aynı şeyleri başka bir zaman bir daha yapabilirim. Onlar beceremezler.’
Kendinden hep emin oldu.
 
‘Yorgunluk denilen şey mevcut değildir.’
Dayanıklıydı.
 
‘ Başarısının nedenini soran yabancı bir tarih yazarına durur, durur dinlerim diye cevap vermişti. Ben herhangi bir işe giriştiğim zaman karşımdakinin ne yapabileceğini ve en kötü ihtimalleri düşünürüm. Ona göre tedbirlerimi alarak hareket ederim.’
Bütün ihtimal hesaplarını yaptı.
 
‘Claude Farrere’nın Bu yaptıklarınızı mantık dışı ve çılgınlık olarak yorumlayanlar var sözüne;  Ben hesabımı mucizeye değil, gerçeklere ve rakamlara dayanarak yaptım cevabını vermiş saatlerce kanıtlar göstermişti.’
O bir hesap adamıydı.
 
‘Ulusal duygu ve dil arasındaki bağ çok kuvvetlidir. Dilin ulusal ve zengin olması, ulusal duygunun gelişmesinde başlıca etkendir.Ülkesini, yüksek istiklalini korumasını bilen Türk Ulusu, dilini de yabancı dillerin boyunduruğundan kurtarmalıdır.’
Dilimize önem verdi. Mükemmel bir konuşmacı ve yazardı.
 
‘Köylü Atatürk’e hakaretten sanıktı. Milletvekili durumu anlayıp ona izah etti:
Gazete kağıdı ile sardığı sigarayı yakarken kağıt tutuşmuş ve size küfretmiş.
Atatürk sordu: Siz hiç gazete kağıdı ile sigara içtiniz mi?
Hayır.
Ben Trablus’tayken içmiştim, bilirim. Pek berbat şey. Köylü bana az küfretmiş. Siz bunun için onu mahkemeye vereceğinize, ona insan gibi sigara içmeyi sağlayınız.’
Toleranslıydı.
 
 
Bir ordunun kıymeti, subaylarının ve kumanda heyetinin kıymeti ile ölçülür.
İzmır zaferi sonrası trenle  Ankara’ya dönülüyordu. Sabahleyin giyinik değilim deyip kompartımanının kapısını hemen açamadığı yakın arkadaşına durumunu şöyle izah etti.
Uyuyamadım, battanıyeye yastık koymamışlar. Koluma dayandım, ağardı. Ceketimi yastık yapayım dedim, üşüdüm. Uyuyamadım, kalktım.
Peki ama efendim neden haber vermediniz?
Gülümsedi. Hepside benim kadar uykusuzdurlar. Rahatsız etmek istemedim.’
İnsana değer verirdi.
 
‘Kısa zamanda yapılmasını istediği bir işi bir Bakandan istemişti.
Efendim, vakit çok az, cevabını alınca, söyle cevap verdi:
Efendi, sen ne söylüyorsun? Biz yirmi günde opera yazmiş, bestelemiş ve oynamiş bir milletin içindeyiz.Elverir ki kişi davasına inansın!’
Zamana önem verdi.
 
O insan sarrafı, bilgi aşığıydı. Herkezi dinledi. Bütün fikir, görüş ve tecrübeiere açık oldu. İkna edici ve öncüydü. Örgütleme ve karar yeteneği muhteşemdi. Ömrü boyunca mükemmelliği sevdi.
 
‘Kurtuluş savaşı’na başlandığı sırada Atatürk’e sordular.
Nasıl mümkün olur? Ordu yok!
Yapılır!
İyi ama bunun için para lazım ...O da yok?
Bulunur!
Diyelim ki bulduk, düşmanlarımız hem büyük, hem de çok!
Olsun, yenilir!..
 
O hem kendine, hem Türk halkına inandı.
 
İşte biz bu Ata’nın evlatlarıyız.
                                  
 ‘Ben Atatürk’ de her Türk’ü, her Türk’de Atatürk’ü gördüm.’
Nazan Saatcı
 
Ruhun şad olsun Atam,
Ruhlarınız şad olsun bu topraklar için kaybettiğimiz bütün şehitlerimiz.
 
Sevgiler saygılar bütün dostlara...
 
Nazan Saatçi
U.S.A Kasım 2011
 
Dip not: Alıntı kısımlar Mustafa Kemal Atatürk’ün Liderlik Sırları kitabındandır.
Tavsiye ederim. Yazarı Adnan Nur Baykal.
 
 

Nilüfer sahnelere geri döndü


Nilüfer - Özlediğim Şimdi Çok Uzaklarda (Klip)