Fatih bir gün dilencinin birine bir altın vermişti. Dilenci, Padişahın verdiği altını az bularak şöyle bir soru sordu:
—Bu nasıl olur Padişahım? Ben senin kardeşin olduğum halde nasıl olur da bana bir altın verirsin?
Dilencinin ne demek istediğini tam anlamayan Fatih sordu:
—Sen benim nereden kardeşim oluyorsun?
...
Dilenci şu açıklamayı yaptı:
—İkimizde de Âdem babamız ve Havva anamızdan dünyaya gelmedik mi?
Böyle bir durumda kardeş sayılmıyor muyuz?
Fatih gülümsedi. Bu cevap hoşuna gitmişti çünkü. Dilencinin kulağına eğilerek şöyle dedi:
—Aman alçak sesle söyle. Bu söylediğini diğer kardeşlerimiz de işitip gelirlerse, senin payına bir altın bile düşmez.
—İkimizde de Âdem babamız ve Havva anamızdan dünyaya gelmedik mi?
Böyle bir durumda kardeş sayılmıyor muyuz?
Fatih gülümsedi. Bu cevap hoşuna gitmişti çünkü. Dilencinin kulağına eğilerek şöyle dedi:
—Aman alçak sesle söyle. Bu söylediğini diğer kardeşlerimiz de işitip gelirlerse, senin payına bir altın bile düşmez.
No comments:
Post a Comment