NAZAN SAATCI / FILLER VE COK OZEL BIR ADAM ….
Hayatimda ilk kez bir fille karsilasmam 1988 yilinda, Hindistan’in guneyinde yer alan Seylon da dedigimiz cay ve kahve uretimi ile meshur Sri Lanka adasinda, bir film cekimi esnasinda olmustu.
“Firtina Kizlar “ isimli film, bes cesur kizin ulkelerini kurtarmak icin yaptiklari fedakarliklari konu aliyor, ayni zamanda bes ulkeden bes basrol oyuncusunu da bir araya getiriyordu; Pakistan, Siri Lanka, Nepal, Banglades ve Turkiye. Pakistanli avantur filimlerinin bir numarali yonetmeni Jan Muhammad ile calismak, yillanlardan fillere, timsahlardan buyuk patlamalara kadar her turlu sahneyi cekmek demekti. Nitekim film, bu iddali yonetmen ve kadrosuyla ilerki gunlerde Filipinler dahil bircok ulkeye satilarak gise rekorlari kiracakti.
Hayatimda ilk karsilastigim filin ismi Tembo’ydu. Sahibide yaptigi bir cok filimle oduller almis, hem Sri Lanka hemde cevre ulkelerinde taninan unlu oyuncu Gamini Fonseka. Cekimleri onun ucsuz bucaksiz gorunen cifliginin topraklarinda gerceklestirdik. Tembo’yu incelerken ilk heyecanim gecer gecmez yonetmene, uzerine cikma teklifini kabul ettigimi soyledim.. Bir fili yakindan gormek, ona dokunmak harika olacakti. Derhal diyaloglarimi da yanima alip fil bakicisininda yardimiyla, yere cokmus bu kocaman sevimli hayvanin uzerine tirmaniverdim...Ama cok gecmeden bu deneyimin can yakan bir tecrube olacagini anlamistim. Filin uzerinde uzaktan ayva tuyu gibi gorunen ince tuylerin her biri aslinda bir dikenden farksizdi..Bir yandan ezberledigim urduca sarkiyi sanki cokta mutluymusum gibi oynayarak soylerken, “Nazan, ya kirk katir, ya kirk satir” diyordum kendime. “Kocaman bir yilani boynuna dolayacagin sonraki sahne sanki daha mi kolay olacak?”. Son hizla cekilen sahnelerimden sonra, Mahoud dedikleri fil bakicisinin ikazlariyla apar topar asagiya indirildim. Ogrendimki Tembo bebek yapali cok olmamisti. Bebegi Buca dan uzak kalan anne cok huzursuzdu. Emzirmesi gerekiyordu ve beni her an ustunden atabilirdi.Boyle bir tehlikeyle yuz yuze oldugumdan habersiz durmadan batan dikenlerden huzursuz ama mutlu gorunup gulucukler sacarak sarki soyleyen zavalli ben, bir anda inmekten mutlu rahatlamis derin bir nefes aldim.
Cok gecmeden kucuk Buca cekim yerine getirildi. Dogrusu anne ve oglun bulusma sahnesi cok hostu.Sevinc sesleri ve birbirine dolanan hortumlari gorulmeye degerdi..Gunun geri kalan saatlerinde Buca annesinin ayaklari arasindaki golgede durmayi tercih etti. Hatta gunesin asiri sicakligindan korumak icin Anne fil yerden toprak alarak yavrunun sirti uzerine atiyor boylece yavrunun yakici gunes isinlarindan uzak kalmasini sagliyordu.. Hayvanlarin pratik zekalarina herzaman hayran kalmisimdir.Gunun geri kalan saatlerinde onlari zevkle izledim.
Oyle sevimliydilerki cok gecmeden hayallere daliverdim.Bu guzel adada kucuk bir ciftlik almak, ailesini kaybetmis bir fil yavrusunu evlat edinmek gibi. Ama hayallerim uzun surmedi ve onlarin yemek saatinde tamamen yok oldu. Bakicinin kucuk bir arabayla tasiyarak zorla getirdigi yuzlerce somun ekmegin birkac dakika icinde yok olusunu seyrederken, Tembo’nun bunu gun icinde defalarca yaptigini da duyduktan sonra, hayatim boyunca bir fili beslemek icin cok calismam gerektigi dusuncesine kapildim ve bu guzel hayale aninda veda ettim..Kucuk kopegim canim Sezarim.. yedigi avuc ici kadar yemek.. dusundumde neyime yetmiyordu ki?
Bu filimden sonra Gamini Fonseka’nin politikaya atildigini isittik. United National isimli partiye katilmis oradan da parlementoya secilmis. 1989 yilinda ise Matara bolgesini temsil etmek uzere gorev almis ve poltikadaki ilerleyeyisleri, ulke baskani Chandrika Kumaratunga tarafindan kuzey dogu bolgesine vali olarak atanmasiyla devam etmis.
Gamini Fonseka enteresan bir adamdi. Herkesle sohbet etmez, az konusur, cogu zamanini okuyarak gecirirdi.Onunla cekim esnasinda sohpet eden tek sanatci olmaktan hep gurur duymusumdur. Filimde oynayan sanatcilar; Gita, Sabita,Kavita, Izhar Qazi,ben ve diger cekim elemanlari adina evinde verdigi buyuk davet gunlerce adada konusuldu durdu, basin comertce haberlerimizi yayinladi. Uzerinde Sri Lanka harfleriyle yazili olan,hayatim boyunca hicbirzaman ne yazdiklarini bilme sansimin olmayacagi bu yuvarlak sekilli harflerle adeta suslenmis kapak ve posterlerimi gormek dogrusu bana o zamanlar cok enteresan gelmisti.
Yemek daveti boyunca herkez Gamini’nin genc ve guzel yeni esini ve son zamanda kucaklarina aldiklari bebeklerini gipta ile seyretti.Goruntuler bu orta yasli adamin hayata yeniden basladiginin ve cok mutlu oldugunun habercisiydi.Gamini karisina adeta tapiyordu, bu her haliyle asikardi. Nazar deymez insallah diye gecirmistim icimden sanki bilmisim gibi.
Seneler sonra Sri Lanka seyahatimde bu masal kahramani gibi adami birkez daha gormek adina, icimde dayanilmaz bir his duydum..Kendimi tanittigim erkek sekreteri telefonda otelime hemen araba yollayacaklarini soyledi.Yarim saat icinde soforu beni oturduklari yeni evlerine goturuyordu bile… Vali unvani onun dahada cok sevilmesine yaramisti sanki. Evinin etrafinda beklesen insanlarin arasindan gectik.Bu kucuk adada sanki insanlar onu, hayatlarinin her doneminde sevmeye kurulmus gibiydiler.
Mutlu olmasi gerekirdi halbuki ev karanlik ve yanliz duruyordu.. icerde anlatilamayacak kadar buyuk bir huzun sezdim..Kotu sonla biten mutlu bir film seyrediyor gibiydim. Elimdeki hediyeleri hizmetlisine verip koltugun kenarina ilistim. Cok gecmeden o kalin ve etkileyici sesi duyuldu.”Hosgeldin Miss Turkey” dedi. Yine sakayla takiliyor, bana eski guzellik yarismalarimdaki unvanimla sesleniyordu.Gozlerinde gordugum tek mutlu isik bu oldu. Sonraki sohbetimiz esnasinda yuzunde baska bir mutluluk isiltisi yakalayamadim. Soforunden duyduklarima gore, karisindan ayrilmisti, genc kadin kucuk kizlarinida yanina alip terketmisti onu. Gamini bu konuyu bana hic acmadi, magrur ve suskundu. Hayatlarinda neler oldugunun da bir onemi yoktu zaten. Koca cinar kollari budanmis gibi yanliz, sessiz, cirilciplak kalmisti ortada. Sonraki gunlerde onu ne zaman hatirlarsam hatirlayim, gozlerinde gordugum huznu hic aklimdan cikaramadim..
Cok sonralari uzucu haberi isittik. Gamini Fonseka, bu kucuk adanin cok sevdigi actor ve valisi 2004 yilinda 68 yasinda Ja Ela daki evinde vefat etmis.Ilk aklima gelen fillerine, guzel alimli karisi ve kucuk sevimli kizina ne olduguydu. Cevabi hicbir zaman bilemedim ama eminimki hepsi cok iyi ellerde yasantilarina devam ediyorlardir cunku o serefli ve cok sevilen bir kisiydi.
Gamini Fonska’nin ismini de uzayip gitmekte olan dua listeme ekledim. Bu ozel insanin huzur icinde yatmasini umit ederek.Tembo ve Buca isimlerini de, hergun vahsice oldurulmekte olan orman hayvanlariyla ilgili yazdigim “Sita, Bu Orman Bizim” isimli cocuk hikayemdeki fil karakterlerime armagan ettim. Hayatimda rasladigim bu ilk filleri, bu cok mesajli hikayemle birlikte birgun olumsuzlestirmeyi dusunerek..
Nazan Saatci
01/10/2009
Calf. U.S.A
No comments:
Post a Comment